KÖK HARFLER: ز ه ق
ANLAM:
زَهَقَ:
- Kemik iliği sıkı veya tam hale gelmek.
- Aşırı zayıflıktan bir erime halinde olmak. İnce olmak. (Bu fiil iki karşıt manaya sahiptir.) (Bâtıl) zayıflamak, helak olmak; ziyan olmak; yok olmak; göçüp gitmek; hükümsüz ve geçersiz olmak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
xx
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
زَهَقَ | fiil-I | 3 | Çıktı. Zail oldu, ortadan kalktı. | 9/55 |
زَهُوقٌ | isim | 1 | Çıkmak. Zail olmak, ortadan kalkmak. | 17/81 |
زَاهِقٌ | isim | 1 | Zail olan, yok olan. | 21/18 |
| Toplam | 5 |
|
|
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Zâhik | زَاهِق | Berbad. Perişan. |
Zehûk | زَهُوق | Kısa ömürlü, geçici. |
Zühûk | زُهُوق | Ortadan kalkma, yok olma. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
زَهَقَ : Fiil-I.
9:55 | إِنَّمَا يُرِيدُ اللَّهُ لِيُعَذِّبَهُمْ بِهَا فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَتَزْهَقَ أَنْفُسُهُمْ |
Diyanet Meali: | Allah, bununla ancak onlara dünya hayatında azap etmeyi ve canlarının (kâfir olarak) çıkmasını istiyor. |
9:85 | اِنَّمَا يُرٖيدُ اللّٰهُ اَنْ يُعَذِّبَهُمْ بِهَا فِى الدُّنْيَا وَتَزْهَقَ اَنْفُسُهُمْ وَهُمْ كَافِرُونَ |
Diyanet Meali: | Allah, bunlarla ancak, dünyada kendilerine azap etmeyi ve canlarının kâfir olarak çıkmasını istiyor. * |
17:81 | وَقُلْ جَاءَ الْحَقُّ وَزَهَقَ الْبَاطِلُ إِنَّ الْبَاطِلَ كَانَ زَهُوقًا |
Diyanet Meali: | De ki: “Hak geldi, batıl yok oldu. Şüphesiz batıl, yok olmaya mahkûmdur.” * |
زَهُوقٌ : İsim.
17:81 | وَقُلْ جَاءَ الْحَقُّ وَزَهَقَ الْبَاطِلُ إِنَّ الْبَاطِلَ كَانَ زَهُوقًا |
Diyanet Meali: | De ki: “Hak geldi, batıl yok oldu. Şüphesiz batıl, yok olmaya mahkûmdur.” * |
زَاهِقٌ : İsim. İsm-i Fâil.
21:18 | بَلْ نَقْذِفُ بِالْحَقِّ عَلَى الْبَاطِلِ فَيَدْمَغُهُ فَإِذَا هُوَ زَاهِقٌ |
Diyanet Meali: | Hayır, biz hakkı batılın üzerine atarız da beynini parçalar. Bir de bakarsın yok olup gitmiş. |