ن ف ي

KÖK HARFLER:  ن ف ي

ANLAM: 

نَفَى : Bir şeyi uzaklaştırmak; o şeyi savmak. Bir kimseyi hapse atmak. Sürmek, sürgüne göndermek, aforoz etmek, inkar etmek, savmak, alıp götürmek.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

نُفَايَةٌ : Kalıntı, döküntü, artık.

إِنْتَفَى : Çıkarılmak, atılmak, (ülkeden) sürülmek, (delil) çürütülmek, aksi ispatlanmak, yok olmak, artık bulunmamak.

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


TürAdetAnlamÖrnekAçıklama
نَفَىfiil-I1Nefyetti, sürgüne yolladı5/33Meçhul muzari: يُنْفَى

Toplam1


BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Mahreci Benzeyen Kökler

Benzer Manada Kelimeler

  • إِنْتَفَى
  • نُفَايَةٌ
    • نُقَايَةٌ

Zıt Manada Kelimeler

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Nefy (Nefiy) نَفْي Sürgün etmek. Birisini kendi rızası olmadan, bir yerden başka bir yere nakletmek, sürmek.
Nâfî نَافِى Gideren, giderici.
Menfî مَنْفِى Nefy olunmuş.
Menfâ مَنْفَى Nefy edilen.
Münâfî مُنَافِى Aykırı gelen, uyuşmaz.
Mütenâfî مُتَنَافِى Biribirene zıt olan.
İntifâ’ إِنْتِفَاء Ortadan yok olma. Aradan çıkma.
Müntefî مُنْتَفِى İntifa eden, yok olan.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

نَفَى :  Fiil-I. Meçhul muzari: يُنْفَى

5:33 أَوْ تُقَطَّعَ أَيْدِيهِمْ وَأَرْجُلُهُمْ مِنْ خِلَافٍ أَوْ يُنْفَوْا مِنَ الْأَرْضِ
Diyanet Meali: Veya ellerinin ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi, yahut o yerden sürülmeleridir.