KÖK HARFLER: ن ض د
ANLAM:
نَضَدَ : Malları veya eşyaları birbiri üzerine koymak. Onları düzgün bir sıraya koymak veya yerleştirmek, onları yan yana sıkışık bir biçimde koymak.
AÇIKLAMA:
xx
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
نَضٖيدٌ | isim | 1 | Üst üste dizilmiş, yığılmış. Birikinti, küme | 50/10 |
مَنْضُودٌ | isim | 2 | Üst üste yığılmış. Alt alta dizilmiş. | 11/82 |
| Toplam | 3 |
|
|
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Nadîd, (Nazîd) | نَضِيض | Yerli yerince konmuş ve cem olmuş nesne. Tertibli, nizamlı, yerli yerinde. |
|
Endâd (Enzâd) | أَنْضَاض | Şanlı, şerefli, namlı ve tertibli kimseler. Toprak tabakaları. | Nazad’ın çoğulu |
Manzûd | مَنْضُوض | Üst üste istif edilmiş. Sık yetişmiş ağaç. |
|
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
نَضٖيدٌ : İsim. Sıfat.
50:10 | وَالنَّخْلَ بَاسِقَاتٍ لَهَا طَلْعٌ نَضِيدٌ |
Diyanet Meali: | Birbirine girmiş kat kat tomurcukları olan yüksek hurma ağaçları (bitirdik). * |
مَنْضُودٌ : İsim. İsm-i Mef’ûl.
56:29 | وَطَلْحٍ مَنْضُودٍ |
Diyanet Meali: | Meyveleri küme küme dizili muz ağaçları (altında).. * |
11:82 | وَأَمْطَرْنَا عَلَيْهَا حِجَارَةً مِنْ سِجِّيلٍ مَنْضُودٍ |
Diyanet Meali: | Üzerine de Rabbinin katında işaretlenmiş pişirilmiş balçıktan taşlar yağdırdık. |