KÖK HARFLER: ع س ر
ANLAM:
عَسُرَ / عَسِرَ: (Bir şey veya iş) zor, güç, çetin, müşkül olmak.
عَسُرَ : (Bir kimse mizaç olarak) sert, huysuz olmak.
عَسَرَ : İsteği dışında birisini bir şey yapmaya zorlamak.
عَسِرَ : Solak olmak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
xx
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
تَعَاسَرَ | fiil-VI | 1 | Zorlaştırdı, güçlük çıkarmadı | 65/6 |
عَسِرٌ | isim | 1 | Zor, güç, sıkıntılı | 54/8 |
عُسْرٌ | isim | 5 | Zorluk, güçlük | 2/185 |
عُسْرَى | isim | 1 | En zor, en güç | 92/10 |
عُسْرَةٌ | isim | 2 | Darlık, sıkıntı | 2/280 |
عَسِيرٌ | isim | 2 | Zor, güç, sıkıntılı | 25/26 |
| Toplam | 12 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Kök Harflerinin Yer Değişimi
Mahreci Benzeyen Kökler
Benzer Manada Kelimeler
- تَعَسَّرَ
- عَسِيرٌ
- عُسْرٌ
- عُسْرَةٌ
- تَعْسِيرٌ
Zıt Manada Kelimeler
- تَعَسَّرَ
- عَسِيرٌ
- عُسْرٌ
- عُسْرَةٌ
- تَعْسِيرٌ
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Usr | عُسْر | Güçlük, zorluk. |
Usrâ | عُسْرَى | Güçlük, zorluk. |
Usret | عُسْرَة | Zorluk, güçlük. |
Asîr | عَسِير | Ağır. Zor. |
Muâsere | مُعَاسَرَة | Zorluk, güçlük. Fakirlik. |
Taassür | تَعَسُّر | Güçleşme. Güç olma. |
Teâsür | تَعَاسُر | Bir şey güçleşme. Güç olma. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
تَعَاسَرَ : Fiil-VI.
65:6 | وَأْتَمِرُوا بَيْنَكُمْ بِمَعْرُوفٍ وَإِنْ تَعَاسَرْتُمْ فَسَتُرْضِعُ لَهُ أُخْرَىٰ |
Diyanet Meali: | Aranızda uygun bir şekilde anlaşın. Eğer anlaşamazsanız, çocuğu baba hesabına başka bir kadın emzirecektir. |
عَسِرٌ : İsim. Sıfat.
54:8 | مُهْطِعِينَ إِلَى الدَّاعِ يَقُولُ الْكَافِرُونَ هَٰذَا يَوْمٌ عَسِرٌ |
Diyanet Meali: | Davetçiye doğru koşarlarken kâfirler, “Bu zor bir gün” derler. * |
عُسْرٌ : İsim.
2:185 | يُرِيدُ اللَّهُ بِكُمُ الْيُسْرَ وَلَا يُرِيدُ بِكُمُ الْعُسْرَ |
Diyanet Meali: | Allah, size kolaylık diler, zorluk dilemez. |
18:73 | قَالَ لَا تُؤَاخِذْنِي بِمَا نَسِيتُ وَلَا تُرْهِقْنِي مِنْ أَمْرِي عُسْرًا |
Diyanet Meali: | Mûsâ, “Unuttuğum için bana çıkışma ve bu işimde bana güçlük çıkarma!” dedi. * |
65:7 | سَيَجْعَلُ اللَّهُ بَعْدَ عُسْرٍ يُسْرًا |
Diyanet Meali: | Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır. |
94:5 | فَإِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا |
Diyanet Meali: | Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık vardır. * |
94:6 | إِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا |
Diyanet Meali: | Gerçekten, güçlükle beraber bir kolaylık vardır. * |
عُسْرَى : İsim.
92:10 | فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْعُسْرَىٰ |
Diyanet Meali: | Biz de onu en zor olana kolayca iletiriz. * |
عُسْرَةٌ : İsim.
2:280 | وَإِنْ كَانَ ذُو عُسْرَةٍ فَنَظِرَةٌ إِلَىٰ مَيْسَرَةٍ |
Diyanet Meali: | Eğer borçlu darlık içindeyse, ona eli genişleyinceye kadar mühlet verin. |
9:117 | وَالْأَنْصَارِ الَّذِينَ اتَّبَعُوهُ فِي سَاعَةِ الْعُسْرَةِ |
Diyanet Meali: | (Andolsun Allah; Peygamber ile) sıkıntılı bir zamanda ona uyan (muhacirlerle) ensarın (tövbelerini kabul etmiştir). |
عَسِيرٌ : İsim. Sıfat.
25:26 | الْمُلْكُ يَوْمَئِذٍ الْحَقُّ لِلرَّحْمَٰنِ وَكَانَ يَوْمًا عَلَى الْكَافِرِينَ عَسِيرًا |
Diyanet Meali: | O gün gerçek hükümranlık Rahmân’ındır ve kâfirlere zorlu bir gün olacaktır. * |
74:9 | فَذَٰلِكَ يَوْمَئِذٍ يَوْمٌ عَسِيرٌ |
Diyanet Meali: | İşte o gün çetin bir gündür. * |