Sabûr, çok sabırlı olan, günahkar kullarını cezalandırmakta acele
etmeyen, onların kendisine dönüşü için zaman tanıyan demektir.
Hz. Allah (cc) sabırlıdır dostlarım. Kendisine isyan edip durur kulları,
onları cezalandırmakta acele etmez; onları anında cezalandırmaya
muktedir olduğu halde, o engin merhametinden dolayı cezaları erteler,
tövbe kapılarını ölüm anına dek açık tutarak, kulunun af dilemesi için
fırsatlar yaratır, onun kendisine dönmesini rahmetle ve sabırla bekler.
Sevgili Peygamberimiz, Namaz nurdur; sadaka burhandır; sabır ziyadır...”
buyuruyor. Müslim, Tahâret, 1, (223); Tirmizî, Deavât, 91, (3512); Nesâî,
Zekât, 1.)
“Ey iman edenler! Sabır ve namazla yardım isteyin. Şüphe yok ki Allah,
sabredenlerle beraberdir.” Bakara, 153
“And olsun ki sizi, biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan,
canlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz. Müjdele o
sabredenleri.” Bakara, 155
“Ve sabret! Çünkü Allah iyilik edenlerin (ve iyi hareket edenlerin)
mükâfatını zayi etmez.” Hûd sûresi, 115
“Sizin katınızda olan tükenir, Allah’ın katında olan ise kalıcıdır.
Sabredenlerin karşılığını, yaptıklarını en güzeliyle, Biz muhakkak
vereceğiz.” Nahl sûresi, 96
|