Allah (c.c.), evreni ve evrendeki her şeyi yok iken
yaratan, idare edip yöneten, yarattıklarını koruyup
gözetendir.
Yüce Allah kendisini doğru tanımamız
ve bilmemiz için insanlar arasından bazılarını seçer.
Seçilen bu insanlara peygamber denir. Peygamberler Allah'tan (c.c.) aldıkları mesajları biz insanlara
ulaştırır.
Besmele
Ben işlerime besmele ile başlarım. Çünkü, besmele sözlerin en güzelidir. Çünkü Allah’ın sözüdür. Bu sözü söyleyerek işlerime başlarsam Allah’ın izniyle başlamış olurum.
"Eûzübillâhimineşşeytânirracîm, Bismillâhirrahmânirrahîm" ifadesine eûzü besmele denir. "Kovulmuş şeytanın
şerrinden Allah'a sığınırım.
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla" anlamına gelir.
Besmele, Kur'an-ı Kerim'den bir cümledir. Kur'an-ı Kerim'deki surelerin başında
besmele bulunur. Kur'an-ı Kerim'den bir sure veya bir bölüm okumak istediğimizde önce "Eûzübillâhimineşşeytânirracîm Bismillâhirrahmânirrahîm" deriz.
Besmele ile Allah’tan yardım dilerim. İşlerimin hayırlı geçmesini istemiş olurum.
* Yemeğe başlamadan önce
* Su içmeden önce
* Yatmadan önce
* Sınava başlamadan önce
* Evimizden dışarı çıkarken
* Yolculuğa çıkmadan önce
* Dualardan önce
* Namaza başlamadan önce söylerim.
Selam
Selâm, kelime olarak; huzur, barış, sağlık ve iyi dileklerini sunma anlamlarına gelir. Selamlaşmak; insanların karşılıklı olarak birbirlerine sağlık, huzur, güven ve barış dileklerinde bulunmalarıdır. Selâmlaşma bir ilişkiyi başlatan, sağlamlaştırıp pekiştiren önemli ve güzel bir davranıştır. Günlük yaşamımızda yaygın olarak kullandığımız çeşitli selamlaşma ifadeleri vardır. "Selamün aleyküm(Allah'ın selamı üzerine olsun)", "iyi günler", "merhaba", "iyi akşamlar", "günaydın", "iyi çalışmalar" "İyi dersler", "Hoşça kal", "Hayırlı sabahlar veya hayırlı akşamlar" bunlardan bazılarıdır. Dinimiz, insanların birbirini sevmesi, sayması ve dayanışma içinde kardeşçe yaşamasına önem verir. Bunu sağlayan davranışlardan biri olan selamlaşma, dinimizin öğütlediği davranışlardandır. Yüce Allah Kur'an'da "Bir selamla selamlandığınız zaman, siz de ondan daha güzeli ile selamlayın …"(Nisa suresi, 86. ayet) buyurmuştur.
Hz. Muhammed (s.a.v.) insanların birbiriyle güzel bir şekilde
selamlaşmasını istemiş ve bunu
yapanları şu şekilde müjdelemiştir: "Siz, iman etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş
olamazsınız. Yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda
selamı yayınız." (Müslim, İman, 93.)
Hamd ve Şükür
Ben Allah’a şükrederim. Çünkü, sahip olduğum her şey Allah’ın bana bir hediyesidir.
Varlığımı Allah’a borçluyum ve onun vermiş olduğu nimetlerle yaşamımı devam ettirmekteyim. Nasıl ki bana bir şey verildiğinde veren kişiye teşekkür ediyorsam Allah’a da vermiş olduğu nimetlerden dolayı şükrederim. Teşekkür etmem gereken ilk varlık Allah’tır.
O’na şükretmem için o kadar çok sebep var ki; beni yarattığı için, koruduğu için bana,
aile verdiği için …
Allah’a şükrederken kullandığımız ifadeler:
* Elhamdülillah
* Ya Rabbi şükür
* Hamdolsun
Allah’a şükretmek için yapacağımız bazı davranışlar vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
* İbadetlerimize dikkat etmek
* Çalışmak
* Kuran-ı Kerim okumak
* Dua etmek
* İsraftan kaçınmak
Estağfirullah ve Sübhanallah
Estağfirullah, "Allah'tan (c.c.) af ve ba-
ğışlanma isterim" anlamına gelir.9 İnsan, günlük
hayatında istemeden de olsa Yüce Allah'ın hoşnut
olmayacağı davranışlar sergileyebilir. Estağfirullah, büyük küçük hataları bir daha yapmamaya niyet edip söz vermek ve bundan dolayı Yüce Allah'ın
affediciliğine sığınmaktır. Rabbimiz hem insanlarla
olan ilişkilerimizde hem de kendisiyle olan ilişkilerimizde hatalarımızdan dönmemizi tavsiye eder.
Allah (c.c.) çok yücedir ve sonsuz
güç sahibidir. Evrendeki her şeyi O
yaratmıştır. O'nun isteği ve izniyle en
küçüğünden en karmaşığına günlük
işlerimiz gerçekleşir. Bu yüzden her anımızda Yüce Allah'ın büyüklüğünü hatırlamak için O'nu yüceltiriz. Sübhanallah, Allah'ın (c.c.) yüceliğini büyüklüğünü kabul ettiğimizi ifade eden bir duadır. Sübhanallah diyerek Allah'ın (c.c.) tüm eksiklik ve kusurlardan uzak, en yüce olduğunu ifade etmiş oluruz.
Tekbir ve Salavat
Tekbir, Allah'ın (c.c.) büyüklüğünü tüm varlıkların üstünde tuttuğumuzun ifadesidir. Allahu Ekber sözünü söylemeye tekbir almak veya tekbir getirmek denir.
Müslümanlar namaz kılmaya tekbir alarak başlar. Sevinçli veya coşkulu olduğumuz
durumlarda Allahu Ekber diyerek Allah'ı (c.c.) yüceltiriz.
Hz. Muhammed (s.a.v.) hayatta iken, Müslümanlar onun sağlık ve afiyette olması için dua ederlerdi. Hz. Peygamber vefat ettikten sonra da tüm Müslümanlar
ona selam ve dua göndermeye devam etmektedir. Onun için yapılan tüm bu güzel
dualara salatüselam denir. Yüce Allah, Hz. Muhammed'e (s.a.v.) selam ve dua edilmesini emretmiştir. Bu konuda Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyrulur: "Şüphesiz Allah
ve melekleri Peygamber'e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât
edin, selam edin." (Ahzâb suresi, 56. ayet.)
Sevap ve Günah
Sevap: Yapılan iyi bir iş karşısında Allah tarafından verileceğine inanılan ödüle denir. Dinimize göre yaptığımız her güzel davranışın bir karşılığı vardır. Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak için yapılan her güzel iş sevaptır. Allah’a ibadet etmek, ders çalışmak, arkadaşlarımızla iyi geçinmek, insanlara yararlı işler yapmak, anne, baba ve öğretmenlerimizi saygı duymak sevaptır. Çünkü bunlar iyi, güzel, faydalı, Allah’ın rızasını kazanmaya sebep olacak ve Allah katında değer ifade eden davranışlardır.
Günah; Dince suç sayılan iş ve davranışlara denir. Dinimize göre yaptığımız her kötü davranışın bir karşılığı vardır. Dinimizin yapılmasını yasakladığı şeylerin yapılması durumunda günah işlenmiş olur. Yalan söylemek, iftira etmek, hırsızlık yapmak, dedikodu yapmak anne ve babaya saygısızlık, dinimizce günah sayılan davranışlardandır.Çünkü bunlar kötü, çirkin, zararlı, Allah’ın hoşnut olmadığı ve Allah katında değer ifade etmeyen davranışlardır. Bu nedenle bu davranışlardan mutlaka kaçınmamız gerekir.
Helal: Yüce Allah'ın izin verdiği ve serbest bıraktığı iş ve
davranışlardır.
Haram: Allah'ın (c.c.) yapılmasını kesin olarak yasakladığı söz ve
davranışlardır.
2. Dilek ve Dualarda Geçen Dinî İfadeler
Sınava girecek olan kişi için:
Allah zihin açıklığı versin
Ölmüş kimseler için:
Allah rahmet eylesin
Allah mekanını cennet etsin
Vefat eden kişinin yakınlarına:
Allah sabır versin
Başınız sağolsun
Hasta olanlar için:
Allah acil şifalar versin
Geçmiş olsun
Yapılan bir iyilik karşısında teşekkür olarak:
Allah razı olsun
Yeni evlenenlere:
Allah mutlu etsin
Allah bir yastıkta kocatsın
Çocuğu olan kişilere:
Allah bağışlasın
Allah analı babalı büyütsün
Maşallah
Yolculuğa çıkanlara:
Hayırlı yolculuklar
Allah yolunuzu açık etsin,
Allah kazadan beladan korusun
Bir yerden ayrılırken:
Allah’a emanet olun
Bir iş yapacağımızda veya bir işimizin olmasını istediğimizde:
Allah izin verirse
İnşallah
Günlük konuşmalarımızda kullandığımız tüm bu dilek ve dualar Yüce Allah'a olan bağlılığımızı
hayatımızın her anında ifade etmemizi sağlar. Ayrıca bu ifadeler insanlar arasındaki ilişkileri
güzelleştirir. Kendimiz için böyle
dilek ve dualarda bulunulması
nasıl hoşumuza gidiyorsa, baş-
kalarına bu dileklerde bulunmak
da onları hoşnut eder.
3. Bir Dua Tanıyorum: Sübhaneke Duası ve Anlamı
Sübhaneke duası:
Sübhaneke'llahümme vebihamdik. Vetebarekesmük. Veteâla Ceddük. [Ve celle senâük] Vela ilahe ğayrük.
!!! Parantez içindeki "Ve celle senâük" cümlesi cenaze namazında okunur.
Sübhaneke duasının anlamı:
Allahım! Sen bütün kusurlardan pak ve uzaksın. Seni daima böyle kusursuz kabul eder ve yüceliğini her zaman dile getiririm. Senin adın mübarektir. Varlığın her şeyden üstündür. Senden başka tanrı yoktur.