Birbirinin Dilini Anlamayanların Üzüm Kavgası
Adamın biri, dört kişiye bir miktar para verdi ve,
''Bu para ile neye ihtiyacınız varsa alın, paylaşın'' dedi.
Parayı alan adamlardan biri Acem'di.
''Bu parayla engür alalım'' dedi.
Diğeri Arap'tı.
''Hayır, bu parayla ineb alacağız'' dedi.
Türk olan üçüncü adam, müdahale etti.
''Onu bunu bilmem, parayla üzüm alacağız'' dedi.
Dördüncü adam bir Rum'du.
''Bırakın bu lafları. Bu para ile istafil alalım'' dedi.
Derken, dört kişi birbiriyle çekişip dövüşmeye başladılar.
Kıyasıya vuruşuyorlardı. Halbuki hepsi de aynı şeyi istiyordu.
Bilgisizliklerinden birbirlerini dövüyorlardı.
Orada dil bilen akıllı bir insan olsaydı, onlara şöyle derdi:
''Bu para ile hepinizin istediğini alırım. Paranızla dördünüz
de muradınıza erersiniz. Sizin sözleriniz ayrılık ve savaş
sebebi olur. Benim sözüm ise sizi uzlaştırır birleştirir.''
***
Bütün dilleri bilen bir Süleyman gelmedikçe, ikilik ortadan
kalkmaz. Her vaktin bir Süleyman'ı vardır. Gönülleri
birleştirir, berraklaştırır. Kalplerde hiçbir toz ve pas
bırakmaz. Gönülleri anne gönlü gibi şefkatle doldurur.
Peygamber Efendimiz'in,''Müslümanlar tek bir can gibidir''
sözünü gerçekleştirir.
Dini bütün müslümanın gözleri, devamlı vaktin Süleyman'ını
arar.