AYININ DOSTLUĞU
Büyük bir yılan, bir ayıya sarılmış boğuyordu. O sırada oradan
geçmekte olan yürekli biri, ayının feryatlarını duydu. Hemen
yardıma koştu. Ayıyı kurtardı.
Ayı, kendini ölümden kurtaran bu yiğidin peşine takıldı. Sadık
bir köpek gibi onu takip etmeye başladı.
Bir zaman sonra, yiğit hastalanıp yatağa düştü, Ayı da
sevgisinden ve bağlılığından, başında beklemeye başladı.
Oradan geçen bir tanıdığı, yiğide sordu: ''Bu ayı senin
başında niçin bekliyor?'' Yiğit de ayıyı yılandan kurtarma
hadisesini anlattı. Tanıdık, ''Ahmağın dostluğu, düşmanlıktan
kötüdür. Bu ayıya güvenme. Sana ne gibi zararı dokunacağını
bilemezsin'' dedi. Yiğit, ''Sen kıskançlığından böyle
konuşuyorsun. Şundaki sadakat ve sevgiye bir baksana.''
Tanıdık, ''Ahmakların sevgisi aldatıcıdır. Benim kıskançlığım,
onun sevgisinden daha iyidir. İnsana, hayvanı tercih etme.
Ayıyı yanından uzaklaştır'' dediyse de dinletemedi.
''Senin işin Allah'a kaldı, ne yaparsan yap'' deyip yiğidin
yanından ayrıldı.
Yiğit, ayıdan vazgeçmedi. Bir müddet sonra da uykuya daldı.
Sineğin biri gelip, yiğidin yüzüne kondu. Ayı sineği kovaladı.
Sinek tekrar geldi, tekrar kovaladı. İnatçı sineği birkaç defa
kovalayan ayı, fena halde kızdı. Eline kocaman bir kaya
parçası aldı. Yiğidin yüzüne konan sineği öldürmek için,
elindeki kayayı adamın yüzüne indirdi. Kaya adamın yüzünü
parçalayıp, beynini dağıttı. İyilik yapayım derken, dostunu
öldürdü.
***
İnsan, ayı mesabesindeki nefsiyle dost olmamalıdır. Nefsin
arzu ve isteklerinden uzaklaşmalıdır. Nefsin dostluğunun
sonucu hüsrandır.